Hakkımda

Fotoğrafım
hep tıkanmışımdır bu giriş taksiminden.. ne yazılır girişte.. kendimimi anlatayım bilemedim .. O yuzden hemen basliyorum aklimdan gecenleri aktarmaya iste giris taksimi :) neden buradayim , neden blog sayfasi actim .. söze dökemediklerimi buradan paylaşmak istedim.. duyulsun diye.. yüreğim yangın yeri olduğunda , kelebekler uçuştuğunda paylaşarak çoğalsın, herkes okusun istedim..belki ayni duygu ve dusunceleri paylasanlar vardir dedim .. Ve beynimin koşuşturmasını biraz olsun burada azaltmak istedim :) sayfamda gezerken umarim keyifli ve guzel bir vakit gecirirsiniz .. Sevgilerimle :)

HOŞGELDİNİZ DÜNYAMA , KALBİME :)

26 Ocak 2014 Pazar

yazmazsam olmaz

ne yoğun bir hafta sonuydu.. cumartesiyi hatırlamıyorum.. galiba tüm gün evdeydim :)) aaa evet evdeydim ve ödevleri yapmakla meşguldum.. bir yandan ingilizce bir yandan astroloji ... bittimi bir evet bir hayır cevabı veriyorum..
ve bugün yani pazar günü çok hareketli ve güzel bir gündü.. önce dostlarla kahvaltı sonra Peperoncino ya yemek kursuna (Tüm yemekler Şef Danile tarafından yapıldı... bizler tadına baktık.. işte o nefis yemekler www.peperoncino.com.tr bence sayfayı inceleyin.. ve kurslardan birine katılın..)
 oradan eve ve yine kalan ödevlere devam etmeye... ve aklımda bir sürü düşünceler gezerken derse odaklanamadığım için yazmaya karar verdim.. yazmazsam olmayacaktı..
 sevdiğim bir arkadaşım dostum yıllar önce bana şöyle demişti " dostlum dediğin kişinin herşeyini bilmek zorunda değilsin, bilmeye bilirsin..ya da her şeyini bildiğin kişiyle dost olmayabilirsin.. bilmek dostluk getirmez.. dostluk uzun yıllar görüşmesen bile ilk görüştüğün zaman kaldığın yerden zaman geçmemiş gibi görüşüyor olabilmendir".. bugün bu söz yeniden aklıma geldi.. çünkü düşüncelere daldım.. çevreme baktım..arkadaşlarıma , dostlarıma.. bazen onlar hakkında hiç birşey bilmiyormuşum gibi geliyor.. sanki ilgilenmiyormuşum gibi.. konuşuyorum dertleşiyorum ancak bazen bişey eksik kalıyor gibi geliyor.. tuhaf olan, hani herşeyinizi anlatırsınız ama karşı taraf aynı şekilde davranmaz ya öyle bir durum.. sonra kendi kendime bende bir durum var herhalde dedim.. güven mi vermiyorum acaba, o kadar yakın hissederken neden uzak duruluyor ya da paylaşılmıyor.. ve üzülüyorum demek ki beni dost olarak görmüyor/görmüyorlar bir yerde eksik birşey yapıyorum.. ve tüm bu düşünceler içerisindeyken işte arkadaşımın sözü geldi aklıma.. biraz olsun toparladım..
sonra kendime baktım.. eksik bir şey görmedim..gören beri gelsin :) elimden geldiğince herkese yardım etmeye, destek olmaya çalışıyorum.. kimseyi geri çevirmemeye çalışıyorum.. onların mutluluğu ve üzüntüsü benim mutluluğum ve üzüntüm.. sevdiklerimi mutlu etmek gözlerinin parlaması mutluluk veriyor..
acaba beklenti içine mi giriyorum.. hayır.. biliyorum aynı şekilde bana davranış olmayabilir.. kimse benim kadar ince düşünmeyebilir.. gerçi evet itiraf ediyorum... hiç yoktan insan biraz olsun değer verildiğini, sevildiğini gerçekten hissetmek , bilmek istiyor.. yapay değil gerçek olarak..
hepimiz birer çiçeğiz sevildikçe açıyoruz, parlıyoruz.. sevgi eksilince kuruyoruz.. dostlarınıza sahip çıkın.. :)

veee size bundan önceki yazımda Arda Türkmen'in Ankaraya geldiğini ve maceralarımı anlatmıştım.. ancak fotoğraf paylaşmamıştım.. tabi ki kendisiyle fotoğraf çekildim ( kaçar mı:) ) ama burada şimdilik paylaşmak istemiyorum..patlıcanlı pilavı çok güzeldi.. samimi, içten ve hoş sohbet bir insan.. eh haliyle yorgunluğu vardı.. ve işini yaparken ciddi ve titiz.. açık sözlü.. iptidai durumlarda ki çalışma hallerine alışkın ancak yinede herşeyin tam olmasını istiyor normal olarak.. eğer eksikse no problem ( olmasa iyi olur tabi) .. aileden biri gibi.. Tefalin düzenlediği bu organizasyonun yeniden yapılmasını şiddetle talep ediyorum.. Tefal by Arda serisinin kek kalıpları da çıkacakmış dört gözle bekliyorum.. unutmayın MUTFAĞINIZDA ŞEF SİZSİNİZ 


sonu bu şekilde bağladıktan sonra .. bildiğim bir şey var ki; hiç birşey bilmediğim.. hayatın sıfırındayım.. arkam kalabalık, önüm aydınlık..

hepinize sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder